Batman kültürü, il coğrafi özellikleri ve tarihi yerleri

Batman, ülkemizin başlıca petrol üretim sahasıdır. Yüzölçümü 4.694 km² olan il, doğuda Siirt, batıda Diyarbakır, kuzeyde Muş, kuzeydoğuda Bitlis ve güneyde Mardin illeriyle çevrilidir. Batman, 1990’a kadar Siirt’in bir ilçesi olarak kalmıştır. Türkiye’nin 72. İli olan Batman’ın il trafik numarası da 72’dir.

Batman İlçeleri

Merkez İlçe (471.498), Beşiri (29.962), Gercüş (19.660), Hasankeyf (7.284), Kozluk (61.100), Sason (30.774).

Coğrafi Yapı

Kuzeyden güneye doğru genellikle alçalan il topraklarının büyük bölümü akarsu vadileriyle parçalanmış dalgalı düzlüklerden ibarettir. Yörede kuzey kesim Aydınlık Dağları olarak da bilinen Sason Dağları engebelendirir. Dalgalı düzlükler kuzeyde Güneydoğu Toroslar, güneyde ise Mardin-Midyat Eşiği’nde sonlanır.

İl topraklarından çıkan yeraltı suları Dicle Irmağı yoluyla Basra Körfezi’ne dökülür. İlin güneyinden batı-doğu doğrultusunda ilerleyen Dicle Nehri’ne katılan önemli akarsular Batman Çayı ile Yanarsu Çayı’dır. Yöre toprakları doğuda Yanarsu Çayı ile; batıda da Batman ve Zori Çayları ile doğal sınır ile çevrilidir. 49 km² lik alanı ile Batman Barajı ve Hidroelektrik Santrali 1998 yılında tamamlanmıştır.

Akarsu vadi yataklarının çoğaldığı bölgelerde yer alan düzlükler, bitkisel üretim bakımından önem taşır. Başta Aydınlık Dağları’nın yüksek kesimleri ve bunun yanı sıra diğer yaylalar ilin hayvancılık alanlarıdır. Batman ili toprakları, Tarım Master Planı kayıtlarına göre 469 400 ha olarak verilmekte olup, bunun %30’luk kısmına karşılık gelen 142 620 ha’lık alanda tarım yapılabilmektedir. Sulu tarım yapılan alan ise, toplam alanın %15’lik kısmı olan yaklaşık 21 020 ha alanında yapılmaktadır. Ancak 2018 verilerine göre il coğrafyasında olan değişiklikler, kentsel gelişim, imar planlarında olan değişmeler sonucu, İlin toplam alanı 465 921 ha ve bu alanın %34’ü tarımsal faaliyetlerde kullanıldığı ve bunun da 156 980 ha olduğu kayıtlardan anlaşılmaktadır. İl sınırları içinde Gercüş- Kırkat Göleti ile Kozluk Ceffan Göleti bulunmaktadır. Gercüş- Kırkat Göleti 1984 yılında DSİ tarafından yapılmış olup sulama; Kozluk Ceffan Göleti ise elektrik amaçlı yapılmıştır.

Başlıca Yükseltiler;

  • Meleto 2967m
  • Sason Dağları (Aydınlık Dağları) 2500m
  • Çikolatatepe 2228m
  • Avcı Dağı 2121m
  • Kortepe 2082m
  • Meydanok Tepesi 2042m
  • Kuşaklı Dağı 1947m
  • Raman Dağı 1288m

Batman İklim ve Bitki Örtüsü

Yöreye karasal bir iklim hâkim olup; kuzeydeki yüksek kesimlere doğru bu karasal iklim sertlik gösterir. Kış mevsimi oldukça soğuk ve kar yağışlı geçer. Güneyde, Dicle Vadisi’nde ise karasal iklim kuzeye nazaran daha yumuşak; yazlar sıcak ve kurak geçer. Batman’da yıllık ortalama sıcaklık 15,9°C’dir. İl merkezinde ölçülen en yüksek sıcaklık 10.07.1962 tarihinde 48,8°C’dir. Ölçülen en düşük sıcaklık ise 01.01.2007 tarihinde -24,0°C’dir. Yıllık ortalama yağışlı gün sayısı 88.2’dir.

Doğal bitki örtüsü step görünümünde olup; dolayısıyla doğal bitki örtüsü bakımından il toprakları zengin değildir. Dağlık kesimlerde yer yer bodur meşe toplulukları ve çalılıklar göze çarpar. Akarsu boylarında ise çınarlara ve kavaklara rastlanmaktadır. Çok önceleri dağlık alanların ormanlarla kaplı olduğu bilinmektedir. Yabanıl yaşam bakımından fazla türde canlı barındırmaz. Başlıca kara canlıları tilki, dağ keçisi, geyik ve tavşandır. Uçucular ise atmaca, baykuş, keklik, kartal ve doğandır.

Nüfus ve Kalkınma

2000 yılı Devlet İstatistik Kurumu verilerine göre yıllık ortalama nüfus artış binde 28,3 olarak kaydedildi. Bu kayıt, Türkiye ortalamasının üzerindeydi (binde 18,28). İl nüfusu 1990’da 344.121 iken, 2000’de 400 bini aşmıştır. 2010 yılında nüfus 510.200, 2020 yılında 620.278 olarak kayıtlara geçmiştir. Bu nüfus, 312.137 erkek ve 308.141 kadından oluşmaktadır. Yüzde olarak ise: %50,32 erkek, %49,68 kadındır. Yüzölçümü 4.680 km2 olan Batman ilinde kilometrekareye 133 insan düşmektedir. Batman nüfus yoğunluğu 133/km2’dir.

2000 yılında kalkınma (GSYİH) başlığında sektörel dağılım; %38,6 sanayi, %27 kamu hizmetleri, %19,5 tarım, %7,3 ticaret ve %3,6 inşaat olarak kaydedilmiştir. Kalkınma faaliyetleri açısından tarım 2. Sırada yer almaktadır. Batman, GAP bünyesindedir. Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) kapsamındaki projelerin günümüze kadar ilerlemesi ildeki kalkınma faaliyetlerini desteklemektedir. 2001 yılında 10’dan fazla işçi çalıştıran sanayi işletme/kuruluşu yalnızca 3 taneydi. Bunlar, petrol sanayisi, içki ve gıda sanayisi ve diğeri taş ve toprağa dayalı sanayi dallarındaydı. Raman Dağı ve Garzan Bölgesi’nde üretilen petrolü arıtmak için kurulan modern Batman Rafinerisi 1955’te işletmeye açılmış ve daha sonraki yıllarda genişletilmiştir. Madencilik ve sanayi alanındaki asıl gelişim, Batman-İskenderun arasındaki 494 kilometrelik petrol boru hattının tamamlanmasıyla gerçekleşmiştir. Batman Merkez’de bir OSB ve iki KSS faaliyettedir. GAP’ın tamamlanmasıyla, ham petrol rafinajının yanında hizmet ve ticaret sektöründe güçlenme sağlanacak ve bakır üretiminde dünya piyasalarını temel alarak ihracata yönelik üretim yapılacaktır.

Batman’ın büyümesinde petrol sanayisinin yanı sıra; çırçır, çivi, süt ürünleri, tuğla, yem fabrikaları, likit petrol gazı dolum tesisleridir. Ekonomi faaliyetlerinde turizm merkezi Artuklu kalıntılarıyla ünlü Hasankeyf’tir. GAP kapsamında Ilısu Barajı projesi ile bugün kalıntılar sular altında kalmıştır.

Tarım: Baklagiller, bal, tütün, tahıl, üzüm, pamuk, soğan; yün, tiftik, deri, tereyağı ve peynir.
Sanayi: Petrol ürünleri, varil, teneke, un, kiremit ve tuğla.
Madencilik: Ham petrol ve tuz.

Batman Kültürü

Dicle’nin aktığı topraklarda zengin tarihi geçmişi koruyan Batman ve Batman denilince akla gelen antik kent Hasankeyf, bini aşkın mağaraları ve tarihsel anıtlarıyla bir doğa harikasıdır. İçkale, Zeynel Bey Türbesi, Sason Kanyonu, Mor Kiryakus Manastırı ve Batman Müzesi keşfedilmeyi bekleyen eşsiz tarihi ve kültürel değerlerdir. Meşhur kültürel ve geleneksel yemekleri, ayran çorbası (mehir), Batman işkembe dolması, Batman türlüsü (Tırşık), Kütülk, Batman kuru dolma, Batman kaburga dolmasıdır.

Batman’ın Yöresel Kıyafetler çevre illerimiz ile benzerlik göstermektedir. Başlıca giyilen kıyafetlere baktığımızda kofi, temezzi ve tülbent, fistan, şalvar, kuşak ve yelek, yün çorap ve kundura yer almaktadır. Bu kıyafetlere yöresel seminerlerde, fuarlarda ve etkinliklerde rastlayabilmeniz mümkündür. Batman’ın halk oyunlarına bakıldığında ise, Ğesiye, Gırani, Gırani, Delilo, Govend, Hırpani, Meyre, Çaçane, Çepik, Ğezale, Zeyni, Nare, Doldurhan ve Dıpe başlıca halk oyunları arasında yer almaktadır. Batman Hasankeyf Kültür Sanat Festivali, Bal ve Ceviz Festivali, İmam Abdullah’ı anma etkinlikleri, Zilan Türbesi anma etkinlikleri, Meleto Yaylası Helkis şenlikleri ve Seyit Bilal anma etkinlikleri Batman’a has kültürel faaliyetlerdir.

Eğitim

2019 yılı verilerine göre Batman’da okuryazarlık oranı %91,68 olarak kayıtlara geçmiştir. İl genelinde toplam 7 halk kütüphanesi hizmet vermektedir. 1975-1976 Eğitim-Öğretim yılında MEB Yaygın Yükseköğretim Kurumu, Örgün Yükseköğretim Daire Başkanlığı’na bağlı olarak kurulan Batman Meslek Yüksekokulu, 1982 yılında 41 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Dicle Üniversitesine bağlanmıştır. 2007 yılında Batman Üniversitesi ismini alarak Dicle Üniversitesinde ayrılmış ve İnönü Üniversitesi Rektörü tarafından tedviren yönetilmiştir.

Batman Üniversitesi 28 Mayıs 2007 tarihinde 5662 sayılı Yükseköğretim Kurumları Teşkilatı Kanunu’nda ve Yükseköğretim Elemanlarının Kadroları Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile Genel Kadro ve Usulü Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameye Ekli Cetvellerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun Ek 88. Maddesi ile kurulmuştur. Batman Üniversitesi; 7 fakülte, 3 enstitü, 4 yüksekokul, 5 meslek yüksekokulu ve 10 araştırma merkezi bulunmaktadır. Üniversitemizin bu birimlerinde görev yapan 395 öğretim elemanı ve 294 idari personeli ile yaklaşık 15 bin öğrenciye kaliteli ve çağdaş eğitim ortamı sunmanın gururunu yaşamaktadır.

Batman Tarihi

İl topraklarının içinde yer aldığı yöre, İÖ 3. Binyılda Hurrilerin vatanıydı. İÖ 13. Yüzyılda Urartuların yaşamını sürdürdüğü bu topraklar daha sonra Asurlara bağlandı. Asurlular ile Urartular arasındaki tampon konumundan dolayı çeşitli karışıklıklara sahne olan yöre; İÖ 7. Yüzyıla ait Asur kaynaklarında Şupria ismiyle geçmektedir. Kimmerlerden sonra Medlerin eline geçen yöre İÖ 6. Yüzyılda Perslere bağlandı. Selevkos hakimiyeti sonrasında Partların idaresine girdi ve bir süre Romalılar ve Partlar arasında el değiştirdikten sonra; İÖ 1. Yüzyılda Roma’ya bağlandı. Bizans döneminde ara ara Sasanilerin yönetimine de girmiştir. Arap hakimiyeti döneminde bir süre de Ermenilerin idaresine girmiştir.

Halkının önemli bölümünü Arap, Süryani, Kürt ve Ermenilerin oluşturduğu yöreye 12. Yüzyılda Artuklular yerleşti. Artukluların bir kolunun merkezi bugünkü Hasankeyf (Hısn Keyfa)’dir. Artuklulardan kalma çok sayıda tarihsel kalıntı ve mirasın yer alması dolasıyla Hasankeyf koruma altında olan bir yerleşmedir. Yöre, 13. Yüzyılda Moğol saldırılarında yıkıma uğramıştır. Sırasıyla daha sonra Eyyubi, Karakoyunlu ve Safevilerin hakimiyetine girmiştir. 16. Yüzyıl başlarında Osmanlı topraklarına girmiştir. 1894’te Sason’da yaşayan Ermenilerin başlattığı ayaklanma 20. Yüzyıl başlarına dek yöreyi etkilemiştir. Osmanlı hakimiyetinde Diyarbekir Merkez sancağı ve Mardin, Muş, Siirt sancaklarının sınırları içinde kalmıştır. 1955’te belediyesi kurulan Batman; Cumhuriyet döneminde bir süre Beşiri’ye bağlı bir bucak olarak yönetilmiş; 1957’de ilçe, 1990 yılında ise vilayet yapılmıştır.

Tarihi Miraslar

Hasankeyf: İlçenin tarihi 10.000 yıl öncesine dayanmakta. Sümer, Akad, Artuklu, Pers, Bizans ve Osmanlı gibi birçok medeniyetin etkisi altında kalmış. Eskiden yerleşim merkezi olarak kullanılan Hasankeyf, dicle kıyısına kurulmuş. Bir dönem medreseler, rasathane ve darüşşifa gibi eğitim merkezi olarak da kullanılan Hasankeyf, Artuklu Hamamı ve Zeynel Bey türbesi gibi önemli yerlere ev sahipliği yapmış. Hasankeyf Kalesi ise M.S. 363 yılında Bizanslılar tarafından yaptırılmış. Çok korunaklı olan kale, Bizanslıların sağlam kalesi olması özelliğini taşımakta. Hasankeyf Kalesinin asıl adı ise Hısno Koyfa. Eski adının anlamı Kaya Kalesi olarak tercüme edilebilir. Hasankeyf’te 3 binden fazla mağara var.

Batman Müzesi: Batman müzesi, Paleolitik-Neolitik, Hasankeyf ve Ilısu olmak üzere üç bölümden oluşmakta. Müzenin en önemli yanı ise Batman kültürü ve tarihine ilişkin geniş bir yelpazede bilgi içermesi. Müze içerisinde Paleolitik Dönem’den Orta çağ Dönem’e 500’e yakın eser yer almakta.

Camiü’r-Rızk: Hasankeyf yerleşim alanında, minaresinin bir kısmı duran yıkıntı halindeki camidir. 1409’da Eyyubi Sultanı Süleyman tarafından yaptırılmıştır.

Çorti Kilisesi: Batman’ın Sason ilçesine bağlı Dörtbölük köyü içerisinde yer alan kilise, bölgeyi tamamen gören bir tepe üzerine inşa edilmiş. Büyük ölçüde harap olan kilise içerisinde haç motifleri yer almakta.

Hasankeyf Köprüsü: Hasankeyf’de, Dicle Nehri üzerinde kurulu; tahminlere göre Artuklular döneminde yapıldığı sanılıyor. Tarihi köprünün iki yaka sütunları haricindeki kısmı yıkılmıştır.

Hasankeyf Sarayı: Hasankeyf’te, Hasankeyf Kalesi içindedir. Kuzey köşelerdeki kule kalıntıları hariç tamamen yıkılmıştır. 12. Yüzyıl Artuklu yapısı olduğu tahmin ediliyor.

Hasankeyf Ulucamisi: Hasankeyf Kalesi’nin en yüksek yerinde; yedi kapısından üçünün kalıntısı günümüze kadar ulaşmıştır. Araştırmalara göre 14. Yüzyıl başlarında yapılmış.

Hızır Bey Camisi: Kozluk’ta; yapım tarihi bilenmemekte ancak, 1705’te Garzan aşiretinden İbrahim Bey tarafından onartılmıştır.

İmam Abdullah Zaviyesi: Hasankeyf ilçesinin kuzeyinde, Dicle Nehri’nin karşı kıyısında İmam Abdullah’a ait türbenin çevresindeki kalıntılardır. Yapımı tam olarak bilinmemektedir, 15. Yüzyılda yapıldığı sanılıyor.

Koç Camisi: Hasankeyf ilçesinde, 15. Yüzyıl başlarında yapıldığı sanılan ve yalnızca duvarları kalıntı halinde günümüze ulaşan tarihi yapıdır.

Kozluk Kalesi / Hazo Kalesi: Kozluk ilçe merkezi’nde yapılış amacı aslında dini bir merkez olması. M.S. 416 yılında Pers döneminde inşa edilmiş. Orta Çağ’da ise ipek yolunun kontrolunu sağlamak için kullanılmaya başlanmış.

Mor Kiryakus Manastırı: Manastıra girişindeki ana kapı ve kemerli kapı üzerinde Süryanice dilinde yazılmış ilahi metinler içeren iki taş kitabe var. Manastırın kaç yılında yapıldığına dair bir bilgi yok. Ancak bölgenin ilk manastırlarından biri olduğu biliniyor. Mor Kiryakus Manastırı mimarisinde çan kulesi yok. Manastır, Batman’ın Beşiri İlçesine bağlı olan Ayrancı Köyünde bulunmaktadır.

Mor Aho Manastırı: 1500 yıllık tarihi Mor Aho Manastırı, Batman’ın Arıca köyünde bulunmakta. İlk Çağ döneminde yaşayan Süryaniler tarafından inşa edildiği düşünülmekte. Halk arasında Deyr Mahar olarak bilinmekte. Deyr Mahar, Mahar Kilisesi anlamına gelmektedir.

Pepira Köprüsü: Dünyanın en eski köprülerinden Pepira Köprüsü, aslında 32 ayaklı olarak inşa edilmiş. Ancak günümüze köprüye ait 15 ayak kalıntısı ulaşabilmiş. Batman Çayı üzerinde yer alan köprü, Gre Migro Höyüğü’nün yakınında bulunmakta. Pepira Köprüsü tarihi tam olarak bilinmese de bazı uzmanlar tarafından Asur dönemine ait olduğu düşünülüyor. Pepira köprüsünün yapılış amacının ise Gremigro Höyüğü ile Pilekan Höyüğü bağlantısının sağlanması için olabileceği düşünülüyor.

Pisyar Köprüsü: Tarihi Pisyar Köprüsü, İpek Yolu ‘nun geçmişteki önemli geçiş güzergâhlarından biridir. Batman’ın Kozluk ilçesi içerisinde bulunan köprünün ne zaman ve kimler tarafından inşa edildiği henüz net bir şekilde bilinmiyor. Köprünün Batı ayağında Arapça kitabe var. Ancak kitabe harap olduğu için net olarak çözümlenememiş.

Saint Pierre Manastırı / Komk Manastırı: Manastır, halk arasında Havari Petrus Ermeni Manastırı ya da Komk Manastırı olarak da bilinmekte. Manastırın M.S. 5 veya 6.yüzyılda inşa edildiği düşünülmekte.

Zeynel Bey Türbesi / Zeynel Bey Kümbeti: 1460-1486 yıllarında inşa edilen Zeynel Bey Kümbeti, Anadolu’daki ilk anıt mezar özelliğine sahip. Türbe içerisinde kümbete de adını veren Akkoyunlu hükümdarı Uzun Hasan’ın oğlu olan Zeynel Bey’in mezarı bulunmakta.

Sonraki Gönderi

32 Farz nedir? Müslüman bir kimsenin bilmesi gerekenler..

Per Nis 15 , 2021
32 Farz nedir? Müslüman bir kimsenin bilmesi gerekenler..
32 farz nedir